NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
عَبْدُ اللَّهِ
بْنُ دَاوُدَ
عَنْ
إِسْمَعِيلَ
بْنِ عَبْدِ
الْمَلِكِ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
أَبِي
مُلَيْكَةَ
عَنْ
عَائِشَةَ
أَنَّ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
خَرَجَ مِنْ
عِنْدِهَا
وَهُوَ
مَسْرُورٌ
ثُمَّ رَجَعَ
إِلَيَّ
وَهُوَ
كَئِيبٌ
فَقَالَ
إِنِّي
دَخَلْتُ
الْكَعْبَةَ
وَلَوْ
اسْتَقْبَلْتُ
مِنْ أَمْرِي
مَا
اسْتَدْبَرْتُ
مَا دَخَلْتُهَا
إِنِّي
أَخَافُ أَنْ
أَكُونَ قَدْ
شَقَقْتُ
عَلَى
أُمَّتِي
Aişe (r.anhâ)'dan
rivayet olunduğuna göre,
Nebi (sallallahu aleyhi
ve sellem) birgün onun yanından sevinçli olarak çıkmış sonra üzüntülü olarak
dönüp (şöyle) buyurmuştur.
"Ben Kâ'be'nin
içine girmiş bulunuyorum. Eğer arkamda bıraktığım şu iş sonucunda öğrendiğimi
önceden bilmiş olsaydım, oraya girmezdim. Gerçekten ben ümmetime zorluk vermiş
olacağımdan korkuyorum."
İzah:
Tirmizî, hac; Ahmed b.
Hanbel, VI, 137; İbn Mâce, menâsik, Beyhakîes-Sünenü'l-kübrâ, V, 159.
Nebi s.a.v.’in Kabe'ye
girip çıktıktan sonra "Bileydim girmezdim" demesi, ümmetinin
kendisine uymak için Kabe'ye girmek isteyeceklerini ve bu yüzden de büyük
zorluklarla ve sıkıntılarla karşılaşacaklarını ve bu sebeple bazı zararlara
uğrayacaklarını tasavvur etmesindendir.
Oysa Resûl-i Ekrem
Efendimiz ümmetine çok merhametli idi. Onların hiç tfir zaman sıkıntıda
kalmalarını ve zarara uğramalarını arzu etmezdi. Bu sebeple Kabe'ye girdiğine
pişman olduğunu, "Bileydim Kabe'ye girmezdim" sözleriyle dile
getirmiştir. Bu cümle Tirmizî'nin Sünen'i ile Ahmed b. HanbePin Müsned'inde
"Kabe'ye girdim amma girmemiş olmayı temenni ettim. Artık benden sonra
ümmetimi yormuş olmamdan korkuyorum," anlamına gelen lâfızlarla rivayet
olunmuştur.